Bu yazıyı daha önce Laf Salatası isimli bloğumda yayınlamıştım. O blog silinse de gezi yazılarımı arşivlemek istediğim için buraya da ekledim. Bu notu gördüğünüz yazılar eski yazılarım. Keyifli okumalar...
Kış gelmişken, kara bulutlar üzerimizi kaplamışken yazdan kalma bu görüntüler de neyin nesi oluyor Nesrin diyebilirsiniz; ama biz daha geçen hafta Eğirdir'deydik ve tüm rüzgara rağmen hava olabildiğince güneşliydi :)
Asıl istikamet Isparta idi. Bir arkadaşın düğününe katılmak üzere Cumartesi Ankara'dan yola çıkıp gittik. Zaten öğleden sonra ancak varabildiğimiz için Isparta'yı gezecek fırsatımız olmadı. Çarşıda döner ile beslenen Oğuzalp için dönerci bulabilmek üzere kısa bir tur attık sadece.Normalde gitmeden araştırma yaparım; ama bir cesaret gittiğim Kapadokya'da aslında ne kadar yorulduğumu fark edince, tek terdim sağ salim düğüne gitmekti. İlk başlarda Eğirdir'de kalma gibi bir ihtimal olduğu için oraya bakmıştık; ve gölün güzel olduğunu duymuştuk. Pazar günü ses çıkaran bir araba, ya yolda kalırsak korkusu ile gidip gitmemekte kararsız kaldık. Bildiğiniz gibi ben ülkemizin çok güzel; ama bazı yerlerin de sırf turizm adına gereksiz abartıldığını düşünüyorum. Bir ara o kadar yola değer mi acaba ya, bildiğin göldür işte, etrafında yürünmüyordur bile diye düşündüm. Sonunda aman bir daha ne zaman geleceğiz diyerek yolu uzatıp gitmeye karar verdik; ve iyi ki de öyle yapmışız.Dağları aşıp göle doğru inerken muhteşem bir manzara seyrediyorsunuz.Eğirdir hiç de öyle Abant falan gibi bakımsız bir yer değil. Gölü olan bir ilçe bir kere! Adaları bile var! Gölün etrafında o kadar güzel restoranlar, kafeler var ki. Bizim tek şanssızlığımız, erken bir saatte gitmemiz oldu. Kahvaltımızı yapmış, öğle yemeği için Eğirdir'de balık yemeyi düşünmüştük; fakat günlerden Pazar olunca bize sunulan tek seçenek kahvaltı oldu.Her yerde fotoğraftaki gibi bahçeler; parklar var, gölün çevresi yürüyüş için çok elverişli. Eğirdir'deki askeri misafirhanenin bahçesi çok hoştu. Askeri personel olan varsa, hiç başka restoran falan aramadan oraya gidebilirler. Biz balııııııkk dediğimiz için bakıp çıktık. Sonunda da gez gez balık bulamayıp halka açık öğretmenevinde köfte ekmek yedik.Hava aşırı rüzgarlı olmasa, ben de hemen üşüyen bir tip olmasam çok uzunca bir süre yürüyebilirdik; ama biraz gezip fotoğraf çekip kaçmak zorunda kaldık :)Kaçmadan sallanıyormuş gibi yapmayı ihmal etmedik tabi :)
--
10/03/2013 10:26:00 ÖÖ tarihinde Nesrin tarafından !Laf Salatası! adresine gönderildi
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder