Bu yazıyı daha önce Laf Salatası isimli bloğumda yayınlamıştım. O blog silinse de gezi yazılarımı arşivlemek istediğim için buraya da ekledim. Bu notu gördüğünüz yazılar eski yazılarım.
Eskişehir'e gidenler veya o yoldan geçenler Yassıhöyük (Gordion) tabelalarını muhakkak görmüşlerdir.Biz de yıllardan beri görenlerdendik, bir türlü gidememiştik.Karı koca olarak gezince ya tam geziyoruz ya da evde oturuyoruz, bu sefer iyi gezdik maşallah:) Dönüş yolunda uzun uzun anlattığım Muhteşem Tesisleri'ne uğradıktan sonra bir de Yassıhöyük köyüne uğradık. Köye giden yol güzel, asfalt; ama yoldan tek tük araba geçiyor, giderken biraz korktuk açıkçası:)
Biz de onun yerine gidip Gordion Müzesi'ni gördük. Müze çok güzel, muhakkak görün.Müzedeki eserler kronolojik bir sergileme ile sunulmakta, Eski Tunç Devri eserleri, Kral Midas ile son bulan Erken Frig Dönemine ait eserler var. Müzeye giriş 3 lira. Aynı biletle müzenin hemen karşısında bulunan Midas Tümülüsü'ne de girebiliyorsunuz. Haydi o zaman, hep birlikte müzeyi gezelim:)Bu vitrindeki altın ve gümüş sikkeler Büyük İskender'in M.Ö 334 yıllarında Gordion'a gelişinden sonraki dönem olan Helenistik Döneme (M.Ö 4. yy ile 2. yy'a) aitmiş. Gordion'da örneklerine rastlanan Makedonya, Babil ve Susa sikkeleri ise Gordion'un ticaret konusunda ne kadar önemli bir konuma sahip olduğunun kanıtı.Orta Tunç Çağı'ndan Roma dönemine kadar uzanan mühürlerErken Frig Dönemi eserlerinden biri olan şahane kolyeKıyafetleri tutturmak için kullanılan Frig iğneleriÇanak, çömlek, küp gibi toprak kaplar
Detaylar, detaylar.. Küp mezar. Ölüleri böyle küplerin içine koyup gömüyorlarmış. Amma pratik:)Ya da böyle taş mezarlara..Orta/geç Frig Çanak Çömlekçiliğinden bir örnekGel de hayran olma.. Adamlar milattan önce neler yapmışlar..Helenistik Dönem heykelciliğinden örneklerMüzede görülüp hayran olunacak çok şey var. Hepsini paylaşmam mümkün değil, anlamı da olmaz zaten. Gidin görün:)Sırada müzenin hemen karşısındaki Midas Tümülüsü var.Tümülüs diğer adıyla Höyük, Latince bir sözcük olup, bir mezar ya da mezarlık içeren, toprak yığılarak oluşturulmuş tepeciklere verilen isim. Höyük ve kurgan (Orta Asya'da) da denilen tümülüs yapma geleneğine sahip ulusların sayısı fazla değildir. Bunlara en çok Anadolu'da, Trakya'da, Orta Asya'da, Rusya'da ve Meksika'da rastlanır (bu kısım Wikipedia'dan:) ).Kral Midas'ın tümülüsü, Gordion'da bulunan sayıları 85 kadar olan tümülüslerin en büyüğü. Aslında ölü hediyelerinin zenginliğine bakılarak yapılan araştırmalara göre bu mezarın Midas'a ait olmadığı görüşü ağırlık kazanmış. Bu büyüklükte ve zenginlikteki bir tümülüsün M.Ö 7. yy'da meydana gelen Kimmer istilasından sonra yapılamayacağı ve bu sebeple Midas'tan önce tahtta bulunan- belki de Gordion- bir krala ait olduğu düşünülüyormuş.Tümülüs gördüğümüz bu tepe. Burası da dışarıdan girişi. Bu uzun yolu yürüyerek ulaşıyorsunuz.İçeri girdiğinizde bir o kadar daha yürüyorsunuz:) Tabi normalde mezara giden böyle tüneller yok. Tümülüs kazıldıktan sonra turistik ziyarete açabilmek için böyle sistemler geliştirilmiş. İçerisi acayip serin, yazın güzel oluyor:)İşte mezar. Tabi bu haliyle bir şey anlamadınız:)Bu gördüğünüz ardıç ve çam ağacından yapılan mezar odası. İçeri giremiyorsunuz, demir parmaklıkların ardından bu kadarı görünüyor. Bu oda kaba kireç taşı bloklarından oluşan 80 cm kalınlığında bir duvar ile çevriliymiş ve oda ile ahşap mezar arasında kalan kısımlar küçük taşlar ile dolduruluyormuş.Bu yapı oluşturulduktan sonra üzerine 4 metre yükseklikte taşlar yığılmış ve kil ile kaplanarak tepe, yani tümülüs oluşturulmuş.Bu tümülüs 1957 civarında kazılmaya başlanmış, girişte o kazılardan fotoğraflar da göreceksiniz.Gordion Müzesi Eskişehir yolundan 10 kilometre süren, 1-2 saatinizi ayırarak çok güzel şeyler görebileceğiniz bir müze. O taraflara yolunuz düşerse muhakkak görün.Sevgiyle kalın..
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder