29 Haziran 2018 Cuma

Antalya, Kaleiçi


Antalya demek çoğunlukla deniz, güneş, kum üçlüsü demek olsa da bu üçlüden sıkıldığınız noktada, ya da akşamları farklı bir yer görmek istediğinizde sizi turkuaz denizin dünyasından alıp bambaşka bir yere götürüyor Kaleiçi..

Rum, Selçuklu ve Osmanlı mimarisinin, sahildeki keyifli mekanlarla harmanlandığı Kaleiçi adeta zamanda yolculuğa çıkarıyor sizi. 


Bir tarafta Selçuklu ve Osmanlı izleri... 

Bir tarafta deniz manzarası.. 

Kale içine yat limanından girdiğinizde sizi Yivli Minare karşılayacak.  Burası aslında içinde camii, medrese, mevlevihane gibi birçok tarihi eserin bulunduğu bir külliye. 


Sultan Alaaddin Keykubad tarafından inşa ettirildiği düşünülen yapının Yivli ismi ise sekiz adet yarım daire formunun kullanılmasından geliyor.  Yer yer çini izlerine rastlansa da şu an tam anlamıyla bir çini bulunmuyor.





Yivli Minare'nin hemen karşında yer alan İmaret Medresesinin de yine 13. yy'da inşaa edildiği tahmin ediliyor. Bu yapı Ulu Cami olarak da anılıyor.  Yapımına dair bilgiler kesin olmamakla birlikte Gıyadeddin Keyhüsrev tarafından inşaa ettirildiği düşünülmektedir.  Yarım kubbeli anıtsal taç kapının ardında bugün hediyelik eşya stantları yer almakta.

Fotoğraf: e-yasamrehberi.com

Yivli minarenin doğusunda yer alan Atabey Armağan Medresesi 'den günümüze sadece kapısı ve temelinin bazı bölümleri ulaşmıştır.


Zincir Kıran Mehmet Bey Türbesi sekizgen bir planla inşaa edilmiş olup tek kubbelidir.  Türbenin içinde üç adet sanduka bulunmaktadır.  Zincir Kıran lakabıyla tanınan Mubarizüddin Mehmet Bey'in Haçlı Seferleri sırasında kuşatma altında olan Antalya için savaşırken Antalya limanındaki iki kule arasında yer alan zincirleri elleriyle kırması sonucunda bu ünvanı aldığı rivayet edilmektedir.



Külliyede yer alan bir diğer yapı da II. Bayezid'in, Şehzade Korkut'un annesi Nigar Hatun'a ait türbe.

Fotoğraf:dunyarehberi.blogspot.com

Yivli Minare'nin kuzeyindeki terasta konumlanmış olan Mevlevihane yıllar boyunca birçok kez restore edilmiş. Aşağıdaki fotoğrafta restorasyon öncesi hali var. 


Restorasyon çalışmalarının tamamlanmasına yakın bir dönemde çekilmiş hali de böyle görünüyor. 

Fotoğraf:gazetebir

Enine dikdörtgen planlı binanın, Alaaddin Keykubad Döneminde zaviye olarak kullanıldığı, mevlevihane olarak kullanılmasının ise 16- 17. yüzyıllarda olduğu düşünülmektedir.


Yerlerde kilim serili olduğu için galoşla geziyorsunuz. 
Toplamda üç ya da dört küçük oda var ve bu odaların bazılarında çeşitli objeler sergilenirken bazılarında canlandırma yapılıyor.  Sergilenen objelerin yanlarında bilgi veren tabelalar mevcut. 



Dervişlerin 1001 gün boyunca sürdürecekleri 'çile'ye başlamak için 40 gün boyunca inzivaya çekildikleri hücrelerin canlandırılmasından bir kesit. Mevlevilikte çile Arap anlayışındaki gibi kırk gün çileye kapanmak ile bitmiyor. Çile, 18 farklı görevin usulüne uygun biçimde yerine getirilerek dünya işlerinden el etek çekilmesine dayanıyor. 

Kahve seti.. 

Külliyeyi gezerek Yivli Minare'nın yanındaki merdivenlerden çıktığınızda sizi inanılmaz bir Antalya manzarası karşılayacak.
Tavsiyem geziden sonra burada bir mola vererek manzaranın tadını çıkarmanız.



Tam tepeye kurulmuş olan bu tesisi belediye işlettiği için fiyatları da uygun.
Özellikle Manavgat Şelalesi yazımda anlattığım "kazıklanma" hikayesinden sonra en azından şehrin bazı noktalarında bu ülkenin vatandaşlarının da kullanıp keyifli zaman geçirecekleri alanların hizmete sunulmuş olmasının umut verici olduğunu düşünüyorum. 

Vee panoramik asansör.
Kale içi yolları yokuşlu ve dik. Böyle olunca inmek çıkmak biraz yorucu olduğu için asansör bu işi bir nebze kolaylaştırsa da, sadece asansörle inip çıkarsanız aralarda yer alan şirin dükkanları kaçırma ihtimaliniz çok yüksek.  Manzarayı izlemek için muhakkak binin asansöre; ama kale içinde yürüyüş yapmayı da ihmal etmeyin. 


Kaptanımız Gezenti Tosbik


Biz Gezenti Tosbik'in "Ben gemiye binmek istiyorum" ısrarları sonucunda kısa bir tekne turu da yaptık. Limandan kalkan onlarca tekne gün boyu çok farklı turlara çıkıyor. İsterseniz koy koy gezilen bir yüzme turuna ya da bizimki gibi 1  saatlik bir tekne gezintisine katılabilirsiniz.  Bahsettiğim 1 saat civarı olan gezinti turunun fiyatı kişi başı 10 TL.   Çok büyük bir beklentiniz olmasın. Kıyıdan biraz açılıp kısa bir tur atıyorsunuz. 


Terk edilmiş bir otel  


Gün batımı 


Ve dönüş.. 



 Kale içinde geçirdiğimiz kısıtlı vakitte yemek için tercihimiz Kaleiçi Kebapçısı Restoran oldu. Önünden geçerken görüp girdik, meğer sosyal platformlarda da sıkça yorum alan restoranlardan biriymiş. Sanırım Antalya'da da bilinen bir yer ki içeride Deniz Baykal'ın, bazı futbolcuların fotoğrafları da vardı. Şahsi yorumum sıra dışı bir özelliği olmadığı yönünde.Hatta yediğimiz iskenderin tereyağı yoktu neredeyse. 


Yeni gezilerde görüşmek dileğiyle. 
Gezenti Tosbik'i diğer sosyal platformlardan takip etmeyi unutmayın!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder